Sokak fotoğrafçılığı adından da anlaşılacağı üzere şehrin sokaklarında geçen olayları, hadiseleri, tezatları anlatan bir fotoğraf dalıdır. Şehir hayatının ta kendisidir. Sokakta çekilen her fotoğraf sokak fotoğrafı olmadığı gibi sokak fotoğrafçılığının sadece sokakta geçmesi de şart değildir.
YAZI VE FOTOĞRAFLAR: SERHAN AKIN
Sevgili fotoğraf ve sanat aşıkları, İthaf Sanat dergisi olarak 4. sayımıza girmiş ve mevsimleri tamamlamış oluyoruz. Umuyorum ki daha önce vermiş olduğum bilgileri bol bol pratiğe dökme ve harika fotoğraflar çekme şansınız olmuştur. Eski yazılarımda öncelikli olarak işin tekniğine öncelik vermiş, konu olarak daha niş fotoğrafçılık dallarını işlemiştim. Bu yazımda ise teknik konuları biraz daha geri plana atacağım ve basit bir fotoğraf makinesi olan herkesin çekebileceği bir fotoğrafçılık dalı olan sokak fotoğrafçılığını sizlere anlatacağım. Tabii basit bir fotoğraf makinesi yeterli dediğimde sokak fotoğrafçılığının kolay bir dal olduğu yanılgısına kapılmayın. Aramızda sır kalması şartıyla şahsen en zorlandığım dalın sokak fotoğrafçılığı olduğunu sizlere itiraf ediyorum.
Sokak fotoğrafçılığı, adından da anlaşılacağı üzere şehrin sokaklarında geçen olayları, hadiseleri, tezatları anlatan bir fotoğraf dalıdır. Şehir hayatının ta kendisidir. Sokakta çekilen her fotoğraf sokak fotoğrafı olmadığı gibi sokak fotoğrafçılığının sadece sokakta geçmesi de şart değildir. Değişik bir dokusu, hikayesi olan binalarda, iş hanlarında da çekilebilir. En önemli kriter ise fotoğrafın kesinlikle kurgu olmamasıdır. Sokak fotoğrafçılığında hayattan hikayeler anlatılabileceği gibi doğal ışık oyunlarıyla, yansımalarla veya geometrik mimari şekillerle kompozisyonlar yaratarak fotoğrafın, estetik ve sanatsal yönü de öne çıkarılabilir.
OTOMATİK AYARA HAYIR!
Öncelikle makinemiz her daim hazır olmalıdır. Anı yakalamak için makine ayarları ile kaybedecek bir saniyemiz bile yok! Ben sokakta iken fotoğraf çekmediğim zamanlarda ışığın durumuna göre devamlı makinemin ayarlarını yaparım. Otomatik ayarı hiçbir zaman tercih etmiyorum çünkü düşük ışık olan bir ortama girdiğimizde makinemiz enstantaneyi düşürüp fotoğraftaki hareketli objelerin bulanık çıkmasına sebep olabiliyor. Hayatı çektiğimiz için de fotoğraftaki objeler çok büyük bir ihtimalle hareketli olacaktır. Ben tamamen manuel ayarlara hakim olamadım diye düşünüyorsanız moraliniz bozulmasın, yarı otomatik bir mod olan “Enstantane Öncelikli – Shutter Priority“ modunda çekim yapabilirsiniz. Bu modda enstantaneyi biz belirleriz, diyaframı ve ISO’yu ise makinemiz otomatik ayarlar. İkinci önemli husus ise sokakta psikolojik olarak rahat ve biraz da yüzsüz olmamızdır. Hareketlerimizde gergin olursak sokaktaki insanlar bunu fark edecek ve doğal olarak onlar da gerilecektir. Dikkat çekmemek ve fotoğraftaki doğallığı bozmamak için rahatlık, sokak fotoğrafçılığında bizim teknik bilgilerimizden bile önemlidir.
Bu iki hususun ardından, zaman ve mekan seçimi çok önemlidir. Mekan denince birçoğumuzun aklına çok güzel manzaralar ve binalar geliyor. Ancak sokak fotoğrafında bu şart değildir. Virane yerler de çok güzel fotoğraflar çıkarabilir. Dolayısıyla bir mekanı görünüşü ile yargılamayın. Ayrıca anlatacağımız hikaye, dram ve acı içerebilir, bu durumda estetik kaygısını geri plana atabiliriz. Mekan seçiminde son olarak şehrin hareketli yerlerini tercih etmenizi öneririm. İnsanın olmadığı yerde hikaye de yoktur. Zamana gelirsek ışığın yumuşaklığından dolayı sabah erken saatler, öğleden sonraları ve akşam, fotoğraf çekimi için idealdir. Yine de programlı olmakta fayda var; mekan keşfi yaparken güneşin hangi saatte hangi açıdan aydınlattığını not alın.
NASIL BİR EKİPMAN SEÇMELİ?
Basit bir fotoğraf makinesi yeterli olsa da sokak fotoğrafçılığında makine ve objektif seçiminin hayatımızı kolaylaştıracağı bir gerçektir. Sokakta bol vakit geçireceğimiz ve uzun yürüyüşler yapmak zorunda kalabileceğimiz için hafif makineler ve objektifler seçilmesini tavsiye ediyorum. Objektif seçerken sabit yerine hareketli objektifler bize esneklik kazandıracaktır. Ağırlığının yanı sıra dikkat çekmemek için de kullanacağınız objektifin çok büyük olmamasına dikkat edin. Tecrübelerimden gördüğüm kadarıyla büyük objektifler fotoğrafçının paparazziymiş gibi görünmesine sebep oluyor ve insanları gerip tepkisini çekiyor. Şahsen sokak fotoğrafçılığında aynasız veya kompakt makineleri tercih ediyorum. Bu makineler, hafifliklerinin yanı sıra hızlı otomatik netleme yapabildikleri için anı yakalamamıza büyük katkı yapıyor. Bir diğer avantaj da şu; bu tip makinelerde ayna olmadığı için deklanşör sesi olmuyor ve insanlara fark ettirmeden fotoğraf çekebiliyoruz. Son olarak hava karardıktan sonra çekim yapacaksak veya pozlama süresi uzun olacaksa hafif bir tripod gerekecektir.
Sokak fotoğrafçılığı için tüyolar
• İnsanlara haber vermeden çekmeye çalışın. Fark edip bu durumdan rahatsız olurlarsa fotoğrafı silin. Fotoğrafı çektikten sonra da izin isteyebilirsiniz.
• Çekim yapacağınız bölgeyi iyi tanıyın.
• Sokak fotoğrafçılığı için havanın güzel olmasını beklemenize gerek yok! Yağmurda bile çekim yapabilirsiniz. Bu tip havalarda su birikintilerindeki bina ve insan yansımaları güzel görüntüler oluşturacaktır.
• Cam ve benzeri zeminlerdeki yansımalarda da güzel kareler yakalayabilirsiniz.
• Arka sokaklara girecekseniz yalnız gezmeyin! Grup olmak her zaman avantajlıdır. Bu konuyla ilgili fotoğraf turlarını ve organizasyonlarını takip edebilirsiniz.
• Fotoğrafta manipülasyon yapmayın.
• Sokak hayvanlarını çekmeyi de ihmal etmeyin.
TEŞEKKÜR
Bu sayımızda sokak fotoğrafları ile köşeme destek veren sevgili kardeşim Ahmet Karaburunoğlu ve sevgili dostum Şahin Balkaya’ya teşekkür ederim.