Bitki ressamlığı olarak da bilinen botanik illüstrasyon, Türkiye’de sınırlı sayıda kişi tarafından profesyonel anlamda uygulanıyor. Hülya Korkmaz da bu uzmanlardan biri. Korkmaz, doğa ve resim sevgisi ile çıktığı bu yolda “İşte yapmak istediğim tam da bu” dediği anı, mesleğini ve hayallerini anlattı.
Sanatın ve bilimin bir araya geldiği bitki ressamlığı, Türkiye’de pek fazla bilinmese de dünya genelinde çok yaygın bir sanat dalı ve meslek. Bitki türlerinin renginden yaprağının kıvrımına, sapının duruşuna, dokusuna kadar her şeyiyle olduğu gibi birebir resmedilmesi esasına dayanan bitki illüstrasyonları, botanik ana bilim dalında, bitkilerin doğru teşhis edilebilmesi ve daha sonra yapılacak bilimsel çalışmalara kaynak olması açısından büyük önem taşıyor. Kısacası bilimsel bitki ressamlarının uzun uğraşlarla ortaya çıkardığı eserler, gözlerimizi şenlendirirken aynı zamanda bir ülkenin sahip olduğu bitkisel zenginliğin sonraki yıllara aktarılmasında da rol oynuyor. Peki, bitki ressamlığı neden önemli ve eğitim süreci nasıl ilerliyor? Bu soruları, Türkiye’nin ilk Bilimsel Biyolojik İllüstrasyon Sergisi’ni açan, uzun yıllardır bitki ressamlığı yapan, eğitmenliğe devam eden Hülya Korkmaz’a yönelttik. Korkmaz ile hem onun bu sanat dalı ile yolunun nasıl kesiştiğini hem de ülkemizdeki ve dünyamızdaki durumu konuştuk.
Hülya Korkmaz, İstanbul Üsküdar’da yaşıyor ancak aslen Burdurlu. Isparta Anadolu Öğretmen Lisesindeki eğitiminin sonrasında, Süleyman Demirel Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Tasarım Bölümüne devam eden sanatçı ve eğitmen Hülya Korkmaz, çocukluğundan itibaren doğayla, bitkilerle, böceklerle yakından ilgiliymiş. Lisans eğitimi sırasında Biyoloji Bölümündeki öğretim üyelerinin tavsiyesi ile böcek illüstrasyonlarını yapmaya başlamış, ardından da bitki ressamlığı eğitimleri almış. Onu bitki ressamlığına çeken noktaları şöyle anlatıyor:
MİKROSKOPTAN BAKARAK RESİM YAPMAK
“Lisans eğitimim devam ederken bilimsel çizimler (illüstrasyon) yapmaya başladım. Bilimsel çalışma öyle serbest çalışmaya benzemiyordu. Mikroskop objektifinden bir canlıya bakıp kağıda aktarırken, üzerindeki dokuları, olağanüstü detayları, hatta hayranlık veren renkleri görmek inanılmazdı. Bu işe, ilk başta hocamı kırmamak, elimi resim alanında geliştirmek için başlamış olsam da çok kısa bir süre içerisinde günümün hatta hayatımın büyük bir bölümünü adamıştım bile. Zamanla kendi gelişimimi gözlemlemek, bu alanda yapabileceklerimin sınırsız olması beni sanata daha da bağladı.”
Bu adanmışlık ona 2004’te Çukurova Üniversitesi’nin düzenlediği 17. Ulusal Biyoloji Kongresi’nde Türkiye’nin ilk “Bilimsel Biyolojik İllüstrasyon” sergisini açma başarısını getirmiş. Botanikçi Prof. Dr. Adil Güner, Korkmaz’ın resimlerini gördükten sonra onu, Christabel King’in eğitmenliğini yapacağı bilimsel bitki resim kurslarına davet etmiş. “Bu kurslarda aldığım eğitimlerden sonra nedensiz sorgusuz bitki resimleri yapmaya başladım” diyen Korkmaz, “Sanırım doğayla iç içe yaşadığım bir çocukluğum olmasının bunda payı büyük. Tabii ki hocamın resimlerini gördükten sonra çok etkilendim ve ‘İşte, yapmak istediğim tam da bu. Türkiye’de çok büyük bir ihtiyaç ve gereksinimi olan bu sanatı öğrenmeli, uygulamalı ve gelecek nesillere aktarmalıyım’ dedim” diye devam ediyor.
Bilimsel bitki ressamlığını, “bilimsel gözlem, disiplinli çalışma ve sanatsal etkinin bir karışımı” olarak tanımlayan Hülya Korkmaz, bu işi yapan kişilerde resim ve perspektif bilgisinin yanında botanik bilgisi olması gerektiğini de vurguluyor: “Sanatçı bakış açısı gerektirir aynı zamanda, kişi bilimsel kriterleri göz ardı etmeksizin bilim ve sanatı harmanlayabilmelidir.”
Bitki illüstrasyonlarının botanik bilimi açısından bitkilerin doğru tanınması ve daha sonra yapılacak bilimsel çalışmalara kaynak olması açısından büyük önem taşıdığına dikkat çeken Korkmaz, bitkilerin ayrıntılı resimlerinin başvuru kaynağı olduğunu, fotoğrafla ortaya konamayacak ayrıntıların gösterilebildiğini de anlatıyor.
BİRÇOK KURULUŞ EĞİTİM VERİYOR
Türkiye’nin bitki ressamlığı tarihçesinde, Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesinin kuruluşundan (1995) kısa bir süre sonra, Prof. Dr. Adil Güner ve Margaret Johnson’ın organizasyonu ve Ali Nihat Gökyiğit Vakfı’nın destekleri ile İngiltere Kraliyet Botanik Bahçesi bitki ressamlarından Christbel King eğitmenliğinde düzenlenen kurslar çok önemli bir yere sahip. Bugün Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi başta olmak üzere, İstanbul’da Klasik Türk Sanatları Vakfı, Enstitü İstanbul İsmek, Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi ile birçok üniversite ve kurum, uzun ya da kısa süreli bilimsel bitki resmi temalı kurslar düzenliyor. Bir eğitmen olarak uzun dönemli eğitimlerinde üç yıl boyunca aynı grupla çalışmaya devam ettiğini anlatan Korkmaz, şöyle devam ediyor:
“Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi, Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi gibi bitkilerin doğal ortamının bulunduğu yerlerde, bitkiyi ortamında gözlemleyip inceleme fırsatı bulabildiğimiz, eğitimlerimizi düzenlediğimiz, alan çalışmalarımızı yaptığımız mekanlar, biz bitki ressamları için büyük önem arz ediyor. Bilimsel bitki ressamlığı 21. yüzyılda Türkiye’de yeniden doğduktan sonra günümüze kadar geçen süre içerisinde hayli ivme kazandı. Başlangıçta sayımız bir elin parmaklarını geçmiyordu. Günümüzde eğitimlerimizle belirli bir aşama kat ederek başarıya ulaşan kişilerden de eğitmenlik yapmaya başlayanlar, çeşitli projelerde yer alıp sergilere katılım sağlayanlar var.”
Sabır ve özveri gerektiren bilimsel bitki ressamlığı, kişiye bambaşka beceriler de kazandırıyor. “Bitkilere dokunmayı, hissetmeyi, sevmeyi, en önemlisi de bitkilere sadece bakmayı değil, baktığını görmeyi öğrenmekle başlar bilimsel bitki ressamlığı” diyen Korkmaz, “Bir yaprağa bakıldığında onun sadece yeşil, sarı ya da kahverengi bir yapraktan ibaret olmadığını, yeşilin içindeki maviye çalan yeşili, sarımsı yeşili ayırt edebilmeyi, yaprağın kenarındaki dişli ya da düz yapıyı, damarlarındaki ahengi, dokuyu görmeyi öğretir. Çiçeğin yapraklarındaki formu, damarları kağıda dökerken zamanın nasıl geçtiğini anlamadan peteksi dokunun içinde kaybolmayı öğretir” diye anlatıyor bu uğraşın güzelliklerini.
EN ÖNEMLİSİ İNSANIN SEVDİĞİ İŞİ YAPMASI
Eserleri sayısız kitapta yer alan, çalışmalarıyla ulusal ve uluslararası birçok yarışmada ödül kazanan, çeşitli projelerde yer alan Hülya Korkmaz, genç sanatçı adaylarına önerilerini sorduğumuzda şunları söylüyor:
“Gençlerden en fazla duyduğum soru ‘Bu sanattan para kazanabiliyor muyuz?’ oluyor. Tabii ki günümüz şartlarında para kazanmak çok önemli ama öncelik insanın sevdiği, gönül verdiği işi yapması. Ben grafik tasarımcıyım ama şu an sevdiğim işi yapıyorum. İyi ki bu işi yapıyorum. Eğer bu işe gönül verdiyseniz biraz sabır ve oldukça sıkı çalışarak eğitmeninizin de yönlendirmesi ve desteği ile güzel bir yol çizebilirsiniz. Eğitimini tamamlamış yeterli birikime sahip genç sanatçı arkadaşlarımın, Resimli Türkiye Florası gibi proje ve farklı sergilere katılım sağlamalarını, yurt dışı ve yurt içi yarışmalara dahil olarak kendilerini geliştirmeleri ve bu sanatta ilerlemek için çaba göstermeleri büyük önem taşıyor. Yakın zamanda çok değerli bitki ressamı arkadaşlarımla birlikte kurduğumuz bir topluluk var. Bitki Ressamları Topluluğu, kısa adıyla BİRET, Flora Araştırmaları Derneği’nin bünyesinde yer alıyor. Bu derneğe üye olarak Türkiye’de bitki ressamlığı alanında yapılacak bütün çalışmalardan haberdar olabilirler.”