Arnica desteğiyle hayata geçirilen Arnica Art Land Sanat Çalıştayı, ülkemizin çeşitli kentlerinden ve Azerbeycan’dan olmak üzere 32 sanatçıyı ağırladı. Sanatçılar çalıştay ile ilgili düşüncelerini İthaf için dile getirdiler.
AHMET ÖZEL:
BÜYÜK MOTİVASYON YARATTI
Diğer sanatçı arkadaşlarla birlikte böylesi önemli bir etkinliğe katılmış olmaktan son derece mutluyum. Çok farklı teknikte çalışan, genç ve orta kuşak sanatçılar bir aradaydı. Bu tür etkinliklerin yarattığı en önemli etki, sineri oluyor. Çalıştay, büyük bir motivasyon oluşturdu. Pandemi sonrasında insanların, sanatçıların ve sanatseverlerin böyle bir ortama gerçekten ihtiyacı vardı. Benim çalıştayın hemen arkasından bir sergi hazırlığım vardı, çalıştay bende büyük bir motivasyon yarattı. Döndüğümde hızla atölyede o işlerime yoğunlaştım. Bende bu farklılığı yarattı. Diğer arkadaşlarımız da aynı şekilde çok beslendiklerini söylediler. Senur Hanım’ın bu konuda hiçbir imkanı esirgemeden bizi konuk etmesi, istediğimiz her türlü malzemenin, o şartlarda bile orada bulunuyor olması, çok değerliydi. Kendisine çok teşekkür ediyorum.
Belki şunu da eklemeliyim. İş insanlarının veya sanayide farklı iş kollarında faaliyet gösterenlerin sanatla birlikte üretim yapmaları çok önemli. Bu hem moral açısından hem de onlara yeni bir dünya hayali kurmaları açısından büyük katkıda bulunuyor. Bence Arnica Art Land’in böyle bir fonksiyonu da oldu.
AYFER AKBAŞOĞLU:
SONSUZ TEŞEKKÜRLER
Gözlerinizi kapatın; sizi saran, adeta kutsayan verimli toprakların, Torosların, cenneti andıran meyve bahçelerinin, güneşin, oksijenin bol olduğu, geniş yapraklı çam ağaçlarının sizi gölgelendirdiği, sessizliğin içinde doğanın sesini dinleyeblieceğiniz bir atmosferdesiniz. Burası Mersin Borcak Yaylası Arnica Art Land Sanat Çalıştayı. İstemediğiniz kadar sanat malzemesi, her türlü materyal, acıkmanıza dahi izin vermeyen yemek saatleri, şahane müzikler ve sizin için arı gibi koşturan harika bir ekip! Sizden ne istiyorlar biliyor musunuz? Sadece resim yapmanızı… İşte, bizler 32 sanatçı oradaydık; zevkle, şevkle muhteşem bir sinerji ile bir hafta boyunca çalıştık. Şahane eserler çıkardık. Türkiye’deki tüm iş insanlarına, sanayicilere örnek olmasını dileyerek başta vizyoner bir iş adamı olan rahmetli Hasan Akın’a, sevgili kızı Senur Akın Biçer’e, küratörümüz Denizhan Özer’e ve tüm Arnica Art Land ekibine sonsuz teşekkürlerimle…
AYŞENUR KÖKSAL:
BÜTÜN DETAYLAR DÜŞÜNÜLMÜŞTÜ
Çalıştaya İstanbul’dan katıldım. Her çalıştay, benim için yeni bir deneyim ve yeni heyecan. Bu nedenle sevgili küratörümüz Denizhan Özer’den aldığım Arnica Art Land davetini de severek kabul ettim. Bir yaylada resim yapmak ve resim yapma şartlarını birden fazla ressam için oluşturmak kolay değildi. Bu çalıştayda bütün detaylar düşünülmüştü ve çok başarılı oldu. Arnica Art Land ailesi’ne, sevgili ev sahibimiz Senur Akın Biçer’e, Denizhan Özer’e ve emeği geçen herkese teşekkür ederim.
BURAK BOYRAZ:
ÇOK BAŞARILI BİR BAŞLANGIÇ
Arnica Art Land’in kendini görünür kılan, başarılı bir başlangıç yaptığını düşünüyorum. Geleneksel metotları özgün ve yenilikçi bakış açıları ile harmanlayan çok sayıda sanatçı bir araya getirildi. Tekerrürden kaçınan ama üslupsal değerlerini yitirmeyen kıymetli eserler üretildi. Bu yapılırken ortak paydaları bulunan bir çizgi takip edildi. Süreç, en yalın hali ile bir küratöryel başarıydı. Ancak esas kazanan Mersin halkı oldu. Şimdi kendi şehirlerine ithaf edilen çok özel bir koleksiyona sahipler…
BURAK ERİM:
BÜYÜK AYRICALIKTI
Arnica Art Land projesinde yer almanın öncelikle büyük bir ayrıcalık olduğunu söyleyebilirim. Ulusal ve uluslararası birçok resim çalıştayına katılarak çeşitli deneyimler edindiğim için gönül rahatlığıyla söylüyorum; kendinizi ve sanatınızı özel hissediyorsunuz. Boya ve malzeme seçimlerindeki titizliklerden tutun da konaklamanıza kadar her şey büyük bir özveri ile sizin için hazırlanmış! Doğa, temiz hava, Borcak Yaylası’nın yeşil ahengi bana o kadar iyi geldi ki iyi bir resim çıkmasına çok yardımcı oldu. Küratörlüğünü Denizhan Bey’in yaptığı bu projeyi bence tüm sanatçılar deneyimlemeli. Çünkü sadece bir çalıştay projesi değil; alt basamakları olan, kendi içinde projelere bölünen bir proje. Kendi atölyenize geldiğinizde gönül rahatlığıyla “Evet, harika bir çalıştaydı, böyle bir projede olmaktan dolayı çok mutluyum. İyi ki bu kadroda yer almışım” diyebiliyorsunuz.
BÜLENT BAKAN:
İNSANLIĞIN ORTAK HİKAYELERİNİ ANLATTIK
Aslolan hikayedir. İnsan hikayelerinin coğrafyası yoktur. Batı veya doğu ile kuzey veya güney fark eder mi? Etmez. Birlikte resmettiğimizin kürenin en büyük espasını ve ortak insanlık macerasını oluşturduğunu gösterir. Arnica Art Land Sanat Çalıştayı’nda da insanlığın ortak öykülerini anlattık. Ben Titanik gemisinin ilk ve son yolculuğundaki sınırsız, sonsuz hikayelerden bir bölümünü ele aldım. Körler İçin Ansiklopedi serim de böylece Titanik madde başlığını tamamlamış oldu. Genel konseptime uygun olarak çalıştayda konuyu etraflıca işleyecek yeterli sayıda resim üretmiş oldum. Çalıştayın ilk üretiminde, Titanik gemisinin batmadan yolculuğuna son sürat devam etmesi bu çalıştayın da uzun yıllar boyunca devam edeceğinin bir göstergesi oldu. Bir aile ortamında, en konforlu şekilde üretilmiş resimler, sanat tarihinin nadir rastlanan birer parçası oldu. Bunu olanaklı kılan Arnica ailesine ve küratörümüze çok teşekkür ediyoruz. İyi ki varsınız. Var olsun sanat ve hayat!
CİHAN ATICI:
GÜNDELİK HAYATI RESİMLEDİK
Arnica Art Land Sanat Çalıştayı’na Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Yüksek Lisans Resim Bölümünden katıldım. İlk kez deneyimlemiş olduğum bu çalıştayda birbirinden değerli sanatçılarla tanıştım. Borcak Yaylası’nda orman alanında, gündelik hayatın dışında, bir sanatçının doğadaki imge arayışı beni heyecanlandırmıştı. Çalışmalarımda, dinlediğim müzik, tuttuğum ritimle beraber gündelik hayattan karakterler oluşturuyorum. Kurgusu, renk armonisi ve kompozisyonuyla beraber kalıcı ifadeleri yansıtmayı, yansıttığım ifadelerle doğal anlayışı harmanlamayı tercih ediyorum. Bir haftalık çalıştay boyunca eğlenerek gündelik hayatı resimle not almış olduk. Bu keyifli çalıştay için Senur Hanım’a ve küratörümüz Denizhan Bey ile Arnica Ailesi’ne teşekkür ederim.
EDA ÇIĞIRLI:
PANDEMİ SONRASINDA SUYA YAZILMIŞ YAZILAR GİBİYDİK
Pandemi sonrası sosyal yaşama dahil olmayı çabalarken hayatımızı kolaylaştırmak için de ayrıca çabalıyoruz. Uzun zamandır içine kapanmış, belki de suya yazılmış yazılar gibiydik. Yazılanı okuyamıyor, düşünü hatırlayamıyor, sözünü bulamıyor olabilirdik. Duyu dünyasında hafızanın ihtiyacı olan şey yaratıcılık ve düşleridir. Belki de sadece sevinmek ve sevilmek istiyorduk. Bildiklerimizle beraber bilmediklerimizi de birbirimizde tanıyacaktık. Her karşılaşma kendi hikayende bir tohuma gebedir. Ama nasıl? Aslında her karşılaşma serttir, zordur, içe dönük olduğu kadar dışa da dönüktür.
Her zaman bu etkinlikler benim için çok öğretici, zorlayıcı, geliştirici ve mutluluk verici oldu. Denizhan Özer’in küratörlüğünü yaptığı Arnica Art Land Sanat Çalıştayı‘nda Senur Biçer’in muhteşem misafirperverliğine çok teşekkür ederim. Bizim için çalışan tüm ekibin sevgi dolu olmalarına minnettarım. Uzun zaman sonra kabuğumun dışına çıkıp nefes almak çok güzeldi. Bin bir rengin tonu olan sanatçı dostlarıma paylaşımlarımız için ayrıca teşekkür ederim. Kalbimdesiniz…
FEHİM GÜLER:
AYNI AMAÇ İÇİN BİR ARADA
Bir resim çalıştayına ilk kez katıldım. Açıkçası nasıl olacağını merak ediyordum. Adana Havaalanı’na indikten sonra yetkili arkadaşların beni karşılamaları, ilgileri ile çok profesyonel bir çalışmanın içinde olduğumu anladım. Farklı disiplinlerin, farklı resim anlayışında olan ressamların bir arada, aynı amaç için çalışmaları heyecan vericiydi. Çalışma boyunca ressamların sanat anlayışları üzerinde konuşmaları, karşılıklı bir anlayış içinde geçti. Yeni insanlarla tanışmanın yanında farklı resim ve benzeri işlerin yaratım sürecini birlikte gözlemledik. Ortaya sanatsal değeri olan işler çıktı. Bir müzenin oluşması için altyapı olarak kullanılacak anlayış ve işler belirlendi. Ev sahibimiz her şeyi ince ince düşünmüştü. Hiçbir eksiklik yoktu.
HÜLYA KÜPÇÜOĞLU:
SANATIMI ETKİLEYECEK BİR ÇALIŞTAY OLDU
Çalıştaylar sanatçılar açısından birkaç noktada önemli. Birincisi sanatçının farklı mekanlar görmesi ve hem mekanla hem de başka sanatçılarla etkileşimde olması, katılımcıyı besleyen bir unsur. Bu bağlamda Mersin Borcak Yaylası’ndaki çalıştay, mekanın değişik olması, sanatçıyı farklı bir atmosferle buluşturması ve sanatçıda bambaşka çağrışımlar açması nedeniyle farklı bir etkinlikti. İkincisi, sanatçılar bazen farklı denemeler yapmak veya farklı serilere geçerken değişik etkileşimlerde bulunmak isterler. Genel olarak bu bağlamda da çalıştaylar, sanatçının başka resimler yapması noktasında da önünü açan bir deneyim. Bu yaklaşım, elbette sanatçıdan sanatçıya değişir. Borcak Yaylası çalıştayı, kişisel olarak bana farklı denemeler yapmamı sağlayan, orada gezip gördüklerimle önümüzdeki süreçlerdeki sanatımı da etkileyecek olan bir çalıştay oldu.
IŞIL S. GÖNEN ALBAYRAK:
SANATIN MERKEZ ŞEHİRLER DIŞINDA ÜRETİLMESİ DEĞERLİ
Ağustos ayında Mersin’in Borcak Yaylası’nda Denizhan Özer küratörlüğünde ilki gerçekleştirilen Arnica Art Land Sanat Çalıştayı, sanatın merkez şehirlerin dışında da hem üretim hem sergileme olanağı bulması açısından çok değerli. Bu çalıştaylar neticesinde çıkan eserler, bölgede ilerleyen yıllarda kurulacak çağdaş sanat müzesinin koleksiyonunu oluşturacak. Denizhan Özer’in davetiyle bu organizasyonun bir parçası olduğum için çok mutluyum.
IŞIL GÜLEÇYÜZ:
DOĞA VE TARİH İLE İÇ İÇE RESİM YAPMAK İYİ GELDİ
Mersin’de bu yıl ilki gerçekleştirilen Arnica Art Land Çalıştayı’na İstanbul’dan katıldım. Borcak Yaylası gerçekten büyüleyici bir yer. Yörenin tarihi mekanları da ayrıca çok etkileyici. Büyük şehrin kalabalığından sonra, doğa ve tarih ile iç içe olmak, böyle farklı bir ortamda resim yapmak doğrusu iyi geldi. Resimlerimde ağırlıklı olarak yaşadığım şehirden ilham alıyorum. Atölyemin de bulunduğu Beyoğlu’ndaki duvarlar aracılığı ile kendimi ifade ediyorum. Burada da aynı çizgide bir resim yapmayı tercih ettim ama yaylada ve gezdiğimiz tarihi mekanlarda gördüğüm bazı detayları resmime ekledim.
Bu tür çalıştayları çok önemsiyorum. Farklı disiplinlerden gelen başka sanatçılarla etkileşim içinde üretmek çok besleyici oluyor. Belki bundan daha önemlisi yöre halkıyla iç içe olması, oraya getirdiği kazanımlar… Bize destek sağlayan ekip çok ilgili, meraklı ve dikkatliydi. Sanırım birbirimizde farklı bakış açıları oluşturmayı başardık. İleride çalıştayın Mersin’in içine yayılacağını, etkileşimin genişleyerek devam edeceğini öğrendik. Bu çok sevindirici.
Senur Hanım’a gösterdiği içten misafirperverlik, Denizhan Bey ve tüm ekibe özenleri için teşekkür ediyorum.
İBRAHİM KARLICA:
HEP BÖYLE BİR ALANDA RESİM YAPMAK İSTEMİŞTİM
Şanlıurfa’nın Birecik ilçesinden katıldığım, Senur Akın Biçer’in in ev sahipliğinde düzenlenen çalıştayda, birçok değerli ressam ile buluştuk. İlk kez bir çalıştaya katıldım ve bize gösterilen değer ve ilgi, ziyadesiyle mutluluk verdi. Çalışmalarımızı gerçekleştirdiğimiz alan içerisinde kendimi çok şanslı hissettim. Doğanın sunmuş olduğu o güzelliğin sanatımı irdelememde ayrı bir renk kattığını söylemek isterim. Hayatım boyunca böyle bir alana sahip olup doğanın güçlü ruhu içerisinde sanatsal çalışmalarımın sürekliliğini sağlamak istemiştim. Bu isteğimi kısa sürede olsa da böyle büyülü bir ortamda gerçekleştirmek ruhumu iyileştirdi. Bu çalıştay bana çok güzel iki ayrı değer kattı. Birincisi, daha önce hiç rastlamadığım, çok güzel değerlere sahip, yetişkin ve genç ressamlarla tanışma şansım oldu. Diğeri ise kültürel olarak farklı bölgelerde yaşamış olsak da Senur Hanım’ın yaptığım bir eserde kendi ailesine dair izleri, hatıraları bulmasıydı. Resmimi oluştururken kullandığım imge, Senur Hanım’ın dikkatini çekmişti. Kendisiyle sohbetimizde resmettiğim arabaların ailesiyle ilişkili derin bir geçmişi olduğunu anlattı, anlatırken o kadar güzel hissettirdi ki! Yaptığınız işin bir başkasının ruhuna dokunabildiğini hissetmenin çok güzel bir his olduğunu gördüm. Bu güzellikleri bizlere yaşatan Arnica Art Land ailesine teşekkür ederim.
İSMET XBİLEN:
GERÇEK VE HAYAT BULUŞTUK
Bu değerli sanat çalıştayı; gerçek nesneleri ve sanatçıların hayallerindeki nesneleri bir araya getirmesini sağlayan, resimdeki melodiyi dinamik ve güçlü bir şekilde ortaya koymasını destekleyen bir etkinlikti. Sanatçıya verilen en yüksek değerdeki moralle de çalıştay, evrendeki ve sanat estetiğindeki yerini en üst seviyede almıştır. Bu değerli sanat çalıştayı sanattaki estetiğin kural akışına; ışığın sanata en güzel şekilde yansımasına neden olmuştur.
Aklın, sanat ürpertisinde en güzel şekilde var olmasını mümkün kılan bu moleküler bilinç, somut ve soyut olarak Borcak Yaylası’nda tuvalde renklerle buluşmuştur. Bu güzel ve güçlü çalıştay için emeği geçen herkese teşekkürü borç bilirim.
JOEL MENEMŞE:
ORMANIN BÜYÜLÜ HALİ RESMİME YANSIDI
Arnica Art Land’e İstanbul’dan katıldım. Bir süreliğine de olsa doğa ile iç içe olmak, doğanın içinde çalışmak farklı ve güzeldi. Yaylada resim yapmak ilk defa deneyimlediğim bir şeydi ve bundan çok keyif aldım. Ormanın, dağların büyüleyici hali ve canlılığı resmime de yansımış oldu. Resimlerimde hayvan ve insanı birlikte kullanırım. Bu çalıştayda da resmimi bu şekilde kurguladım ve figürümü Mersin’de koruma altında olan küçük akbabalar ile beraber resmettim. Çalıştay vesilesi ile Mersin’i gezmiş ve tanımış, yeni dostluklar edinmiş olduk. Resimlerimiz Arnica’nın fabrikasında sergilendi. Eserlerin devasa bir mekanda, demir iplerle havaya asılması, farklı bir sergileme şekliydi ve sergiyi başka bir boyuta taşıdı. Arnica ailesinin güler yüzü, sıcak ev sahipliği ve Mersin’in güzel atmosferi sayesinde çok güzel bir hafta geçirdim. Projeyi hayata geçiren Senur Akın Biçer’e ve Denizhan Özer’e çok teşekkür ederim.
LOYA KADER ÖZTÜRKMEN:
DOĞA ÜZERİMİZDEKİ ÇATI GİBİYDİ
Arnica Art Land Ailesi biz sanatçılara, Mersin’ in Borcak Yaylası’nda doğanın üzerimize çatı olduğu büyülü bir ambiyans sundu. İstanbul’ un yoğun temposundan çok uzak, resmimle baş başa olduğum, son derece huzurlu, adeta bir inziva deneyimiydi. Her türlü ihtiyacımızın karşılanması adına seferber olan ve müthiş bir konfor ortamı oluşturan Arnica Art Land Ailesinin bir parçası hissettiğim bu projenin içerisinde yer aldığım için çok mutluyum. Emeği geçen herkese teşekkür ederim.
PROF. DR. LÜTFÜ KAPLANOĞLU:
ANADOLU KÜLTÜRÜNÜ GELECEĞE TAŞIMA İSTEĞİ
Üretimleriyle alanında görevini yapıp kalitesini ispatlayan Arnica; topluma karşı sorumluluklarından birisini sanata ve sanatçıya destek vererek Arnica Art’ı kurdu ve profesyonel bir çalıştay gerçekleştirdi. Kuruluşundan beri tasarımı ve sanatı öncüleyen bu kuruluşun doğup büyüdüğü yerde bu etkinliği gerçekleştirmesi Anadolu’yu özümsediğini, katmanlar halindeki Anadolu kültürünü geleceğe taşıma isteğini ortaya koymuş oldu.
Üretimlerinde lokal başlayarak evrenselleşen bir marka olan Arnica, kendini alanında ispat etmeyi başarmıştır. Proje olarak Arnica Art Land Sanat Çalıştayı’nı evrensel boyuta taşıma istekleri ise çok heyecan verici bir durum. Anadolu’nun doğurgan yönü ve yaratıcılığının farkındalığı ile başlattıkları bu sanat çalıştayıyla katılımcılığa, dinamiklere, açık olduklarını; paylaşımcı oluşumla yeni fikirlere, tecrübelere ve deneyimlere değer verdiklerini ortaya koymuşlardır.
Sanat, gönüldür ve tinselliği yaşayan özel ruhların gerçekleştirebileceği ruhsal, duygusal bir eylemdir. Uluslararası bir markanın Anadolu’da maddesel alan yanında ruhsal ve duygusal alana yönelerek sanata ve sanatçılara uluslararası alanlar açma girişiminin desteklenmesi gerektiğine inanıyorum. Yaptıkları ilk sanatsal etkinliğin eylemsel niteliği planlarında var olan “Artresidence” programlarının hayata geçirilişi ve üretilen eserlerin uluslararası alanlara taşınmasıyla evrenselleşebileceklerine inancı perçinleyecektir. Biz sanatçılara düşen görev ise uluslararası organizasyon kalitesine ve altyapısına sahip bu oluşuma aynı gönülle destek vermektir.
MELTEM AKKAYA:
MEKAN VE SANAT İLİŞKİSİ
Küratörlüğünü Denizhan Özer’in yaptığı Arnica Art Land Sanat Çalıştayı, farklı disiplinlerden profosyonel sanatçıların bir araya gelmesiyle geçekleşmiştir. Bu çalıştay hem coğrafi anlamda farklılık getirmesi hem de sanatçının üretim anına yönelik estetik deneyimin en yüksek noktada yaşanmasından dolayı işlevsel olarak da bir sosyal sorumluluk projesi olarak adlandırılabilir. Çalıştay, doğa ve sanat ilişkisi bağlamında ve sunduğu zengin olanakları sayesinde sanatçının estetik deneyimine de çok büyük katkı sağlamıştır. Ortaya çıkan eserler, yüksek enerjisi olan sanatçılarınperformanslarının en üst düzeyde olduğu; mekan ve sanat ilişkisinin de bir yansıması olarak dikkat çekmektedir. Bu anlamda Arnica fabrikalarının içerisinde sergilenen eserler, sergi konsepti açısından da özgün bir sergileme sunmaktadır.
MİNE ALKAN:
DOĞADAN BESLENDİK
Arnica Art Land calıştayında olmaktan büyük mutluluk duydum. Sanatçıların beslendiği biricik kaynak doğadır. Kendimizi karıncalar, kelebekler ve kuşlarla çalışır bulmak; ne yaparsak yapalım doğa kadar büyük bir sanatçı olamayacağımız ama onun bir parçası olduğumuz gerçeğini tekrar görmüş olmak, kendi adıma müthiş bir deneyimdi.
Bu imkanı kendi evinde bize sunan Senur Hanım’ın, sanata, doğaya ve insana verdiği kıymete şahit olmak da önyargıları törpüledi. Ve dedim ki “İşte! Tüm işverenlerin eğilmesi ve dokunması gereken yer burası: Üretene destek olmak…” Kendi adıma bu desteği görmekten çok mutluyum. Teşekkür ederim.
MURAT HAVAN:
SANAT SEFERBERLİĞİ
Sürdürülebilirliği zamanla birlikte hareket eden, hedefi Mersin’de bir sanat müzesi olan, İstanbul’dan Anadolu’ya, Mersin Borcak Yaylası’nda ilki düzenlenen Arnica Art Land Sanat Çalıştayı… Arnica Yönetim Kurulu Başkanı Senur Akın Biçer’in ev sahipliğini, Denizhan Özer’in küratörlüğünü üstlendiği proje, usta ve genç kuşaktan 32 sanatçıyı bir araya getirdi. Her anı fotoğraf ve video çekimleriyle belgelendi. Bu yönüyle de ilklere imza atan sanat çalıştayını “Türkiye’de yapılan özel bir sanat seferberliği” olarak görüyorum ve bu projede yer almaktan da onur duyuyorum. Arnica Art Land Sanat Çalıştayı’nda emeği geçen tüm dostlara ve çalışanlarına, İthaf dergisi aracılığıyla teşekkür ederek saygılarımı sunuyorum.
MÜFİD İŞLER:
ATÖLYEDE KÖRELİYORUZ
Bu tür çalıştayları sanatçıların kendilerini fark etmeleri ve geliştirmeleri açısından önemli buluyorum. Çünkü biz atölyemizde çalışırken köreliyoruz, bir süre sonra tıkanıyoruz. Bu tür çalıştaylarda kolektif enerji ile başka bir perspektif görebiliyoruz. Sanatımda bir gri- sarı dönemimdeyim. Orada da “İlk hayat” diye bir resim yaptım. Çok zor bir resimdi, kaotik bir çalışmaydı ve o enerji ile resmin içinden çıktım. Ardından minimal bir iş yaptım, onu bir seriye dönüştürmeyi düşünüyorum. Bu tür çalıştaylar, Türkiye’deki sermayenin ve sanayi dinamiğinin bütün ülkeye yayılmasını, sanatçıların da çok boyutlu olarak Rönenans içinde olmasını sağlıyor. Senur Hanım ve Denizhan Bey’in başladıkları vizyon çok önemli. Onlarda bu çalıştayların devamının geleceğini gördüm. O devamlılıkla çalıştaylar sürerse 10 yıl içinde orada çok ciddi bir kurum ve yapı olur.
NUR YILDIRIM:
UNUTULMAZ BİR ANI
Çalıştaya İstanbul’dan katıldım. Muhteşem güzelliklerin içinde, çok keyifli günler geçirdim. Büyük bir özenle ilgilenip her detayı düşünen bir ekip vardı. Bu çalıştayda yer almak, güzel insanlarla birlikte çalışmak mutluluk vericiydi. Eserlerimi üretirken esinlendiğim en önemli nokta, insan ve doğanın uyumuydu. Mekan; canlı gördüğüm renkleri, özellikle yeşilin her tonunu inceleyip tuvalime aktarmamda çok yardımcı oldu. Çalıştay sonunda sergimizi Arnica’nın Tarsus’taki yeni fabrikasında açtık. Her şey için Arnica Art Land ailesine, bize kapılarını açan kıymetli Senur Akın Biçer Hanım’a, çok değerli küratörümüz Denizhan Özer hocama çok çok teşekkür ederim. Mersin Borcak Yaylası’nda geçirdiğim günler benim için unutulmaz anı olarak kalacak.
ÖZGÜR ERYILMAZ:
DOĞA İLE İÇ İÇE ÜRETMEK ÖZEL BİR DENEYİMDİ
Arnica Art Land Sanat Çalıştayı, bir sanat coğrafyası oluşturmak adına yeni ve çok yararlı bir düşüncenin uygulaması olarak gerçekleşti. Bölgeye kültürel olarak yapacağı katkılar, çevre insanının, çocukların sanatla kuracağı bağlar düşünüldüğünde sanat-doğa -insan temelli bir düşüncenin hayata geçirilmesi sevindirici. Ben de böylesi bir çalışmada bulunmaktan çok mutluyum. Doğa ve onun barındırdığı seslerle iç içe düşünmek, üretmek benim için özel bir deneyimdi. Üretilen eserlerin yine bir başka üretim yeri olan fabrika mekanında sergilenmesi de keyifli ve ironikti. Çalıştayın belgelenmesi adına, çekimler, röportajlar yapılması ve buna bağlı olarak arşivli bir yönünün olması, ileriye yönelik bir katkının söz konusu edildiğini gösteriyor. Bu sanatsal düşünceyi hayata geçiren Senur Akın Biçer’e, Denizhan Özer’e teşekkür ederim.
SERAP ÖZERGİN:
KÜLTÜR HAYATINA BÜYÜK KATKI
Küratörümüz Denizhan Özer’in Arnica’nın İstanbul fabrikasındaki Siloart Heykel Projesi’nden sonra gelişen bir düşüncenin hayata geçmesiyle benim de içlerinde bulunduğum 32 sanatçının bir araya geldiği Arnica Art Land Sanat Çalıştayı’nda bulunmaktan mutluluk duydum. Bu gibi projeler ülkelerin kültür hayatına katkıda bulunan önemli etkinliklerdir. Bu proje, yurt dışı sergileriyle, sanat kütüphanesiyle ve müzesiyle uzun vadeli bir çalışma planıdır. Sayın Denizhan Özer’e ve Sayın Senur Biçer’e sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
SERDAR DARTAR:
SANATÇILARIN YOL ARKADAŞLIĞI
Sanatın birleştirici, bütünleştirici gücü bağlamında gerçekleştirilen bu sanat projesi, farklı şehirlerden pek çok sanatçıyı bir araya getirmesi ve akabinde sanat alımlayıcısıyla sanat eserini ve sanatçıyı ortak bir paydada buluşturması bakımından oldukça önem arz ediyor. Giotto’nun da dediği gibi; her resim, kutsal bir limana yapılan yolculuktur. Arnica Art Land Sanat Çalıştayı sanatçıları bir araya getirerek her sanatçının yolculuğunu birlikte deneyimleme fırsatı sunarak, çalıştayın gerçekleştirildiği alanı adeta sanatsal üretimin meydana geldiği bir sanathaneye, bir sanat fabrikasına dönüştürmüştür. Sanatçılar, çıktıkları sanat yolculuğunda birbirlerine yol arkadaşlığı etmiş, yeni fikirler, yeni perspektifler geliştirmiştir. Çalıştayın sonraki yıllarda da katkılarını artırarak devam edeceği kanaatindeyim. Sanat için bir araya gelen, getirilen sanatçıların duygudaşlığıyla sanatın gücünün yansıtıldığı çalıştayın, çoğu sanatsal faaliyete de örnek olacağını düşünüyorum. Katılımını İstanbul’dan gerçekleştirmiş olduğum çalıştay için başta Senur Akın Biçer ve Denizhan Özer olmak üzere, emeği geçen herkese sonsuz teşekkürlerimle…
SERİNA HARATOKA TARA:
SAMİMİ VE DEĞERLİ PAYLAŞIMLARIMIZ OLDU
Ağustos ayında çok kıymet verdiğim akıl öğretmenlerimden biri olan küratörümüz Denizhan Özer’in daveti ile Mersin Borcak Yaylası’ndaki Artica Art Land Sanat Çalıştayı’na katıldım. Genelde stüdyosunda tek başına çalışan ve çoğunlukla yurt dışındaki sergilere katılan bir sanatçı olarak Türkiye’deki kıymetli sanatçılarla birlikte olma ve yan yana çalışma fırsatına sahip olmak çok keyifliydi. Gerçekten samimi ve değerli paylaşımlarımız oldu. Sanat, yaş ve tecrübe ne olursa olsun insanın her an yeni bir farkındalığa uyanabildiği bir durum yaratıyor. Mekan, bellek ve doğa üçgeninin içinde; çok başarılı bir sistemle organize edilmiş çalıştay merkezi, Senur Hanım’ın ailesi ile ilgili bizimle paylaştığı harika anıları ve dört bir tarafımızda bizi sarmalayan ağaçlar, dağlar ve gökyüzü, benim için eşsiz bir ilham kaynağı oldu.
Oldukça akışkan bir enerji ile organizasyon boyunca gittiğimiz yerlerde gördüğüm renkleri tuvale aktarma fırsatı buldum. Çok yoğun ve yorucu bir üretim süreci oldu. Mersin’in bu yüksek noktasında, muhteşem doğanın kucağında bir sanatçı nasıl olur da beslenmez ki!
Özenle seçilmiş uyumlu katılımcıların, küratörümüzün ve tüm ekibin sonsuz desteği ile hepimizin çok iyi eserler ortaya çıkardığını düşünüyorum. Nice Art Land organizasyonlarına diyorum, ilk yılın bir parçası olmama vesile oldukları için Senur Hanım ve Denizhan Bey’e gönülden teşekkür ederim.
SÜLEYMAN ERDAL:
RUHUM ORTAMLA BÜTÜNLEŞTİ, BİR OLDU
Çok çalıştaya katıldım. Ancak bu seferki farklıydı. Mersin’e bin kilometreye yakın yol gittim. Borcak Yaylası’nda; orman, ağaç, çiçek, ot, bostan, su, rüzgar, güneş, sarp dağlar, renkler rüya gibiydi.Ruhum bu ortamda anında bütünleşti, bir oldu. Rahmetli Hasan Bey yukarıdan bizi hep izliyormuş gibi hissettim. Doğrusu bu duygu beni hem hüzünlendirdi hem teşvik etti. Senur Hanım, muhteşem bir ev sahibesiydi. Huzurlu bir ilgiyle sanat üretmemiz için her şeyi sağladı. Küratörümüz Denizhan Bey ve ekibi de öyle. Teşekkürler…
TOLGA BOZTOPRAK:
SANATÇILAR COĞRAFYAYI TUVALİNE AKTARDI
Mersin Borcak Yaylası’nda yapılan bu çalıştay, doğa ve insan kaynaşmasının en iyi örneklerindendi. Yaylada, doğanın içinde olma ve üretme fırsatı sunmasıyla farklığını ve ayrıcalığını ortaya koymuştur.Mekanın tanıtımı yapılarak o yöreye has değerler ve mekanlara iştirak sağlanmıştır. Sanatçılar, düzenlenen gezilerde bu coğrafyaya uygun donelerini biriktirmiş ve bunları tuvallerine aktarma imkanları olmuştur. Seminerlerle katılımcılara bilgi ve alaka sunulmuştur. Aynı sofrada yemekler yenmiş, sohbetler yapılmış, sanatçılar kendilerini aileden biriymiş gibi hissetmiştir. Çalıştay sonrası sanatçıların bu bölgeyle olan ilişkileri devam etmiştir. Bulundukları şehirlere dönünce bu bağı başka bireylerle de paylaşarak genel anlamda tekrar bir duygu yolu yaratılmıştır.
TURAN BÜYÜKKAHRAMAN:
ÜLKEMİZ SANATI ADINA GURUR VERİCİ BİR YATIRIM
İlki düzenlenen Arnica Art Land Sanat Çalıştayı, farklı kuşak sanatçılarını bir araya getirerek Borcak Yaylası’nın pastoral ortamında güzel, sinerjik bir alan yaratmıştır. Ressamlar üretimlerini yaratılan pozitif ortamda gerçekleştirmiş ve harika etkileşimler kurmuşlardır. Devamlılığı vadedilen bu çalıştaylar silsilesinin sonucunda Mersin’de bir çağdaş sanat müzesi kurulması hedeflenmekte. Gelecek kuşaklara aktarılması açısından heyecan verici bu hamle ile Arnica, ülkemiz sanatı için gurur verici bir yatırım yapmakta. Bilindiği gibi ülkemiz çağdaş sanat müzeleri açısından oldukça geridir. Bu bağlamda Arnica, bu girişimiyle başka markalara ve kurumlara örnek teşkil etmektedir. Son olarak Arnica nezdinde Senur Hanım’a ilgisi ve misafirperverliği için teşekkür ediyorum.
VAHİD NOVRUZOV:
EN NİTELİKLİ ÇALIŞTAYLARDAN BİRİ OLDU
Değerli sanatçımız ve bu çalıştayın küratörü Denizhan Özer’in büyük çabayla organize ettiği, nitelikli usta sanatçıları buluşturduğu bu çalıştayın Arnica’nın koleksiyonuna birbirinden güzel eserler kazandırdığını düşünüyorum. Azerbaycan’dan geldim, 2000’den bu yana Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünde görev yapıyorum. Çok sayıda sergi ve çalıştaya katıldım. Arnica’nın düzenlediği bu etkinlik, en nitelikli çalıştaylardan biriydi. Denizhan Bey’in özenle davet ettiği sanatçılar, üst düzey performans göstererek iyi sonuç elde ettiler. Birçok çalıştayda sanatçılar arasında bilgi ve yaratıcılık paylaşımı çok az oluyor. Ancak buradaki ortamda birbirimiz ile çok şey paylaştık, iyi dostluk ilişkileri kurduk bana göre. Başta Senur Akın Biçer ve Denizhan Özer olmak üzere tüm ekibe teşekkür ederim.
YILDIZ YEŞİM KALAYCIOĞLU:
SANATÇI DEĞER GÖRMEK İSTER
Her insan gibi sanatçı da sanatını icra ettiğinde destek ve değer görmek, onurlandırılmak ister. Arnica Art Sanat Çalıştayı daha ilk senesi olmasına rağmen başta Proje Sahibi Senur Akın Biçer ile Proje Küratörü Hocam Denizhan Özer olmak üzere tüm ekip, sanatçıya gereken değeri vermek, isteklerimiz azami ölçülerde karşılamak ve sanatçıyı her bakımdan rahat ettirebilmek için elinden geleni yaptı. Doğada, muhteşem bir atmosferde yaptık çalıştayı. Sanatçıların birbiriyle uyumu, proje sahibi ve ekibinin samimi, içten, özveriyle davranış ve tutumları; ağırlanmanın güzel olması, belirli günlerde tarihi ve kültürel yerlere gezinmek bu çalıştayı daha da zevkli ve mutlu edici bir hale getirdi. Sanatı ve sanatçıyı destekleyen ve motive eden bu tür projelerin tüm Türkiye’de yaygınlaşmasını diler, teşekkürlerimi sunarım.
ZAFER MALKOÇ:
KÜLTÜREL MİRAS AÇISIDAN ÇOK ŞEY KAZANDIRDI
Genç sanatçıları ve usta sanatçıları bir araya getiren, Mersin’de sanatçıyı ve izleyiciyi buluşturan bu projede yer almak bende çok farklı duygular yarattı.
Sanata destek veren, koleksiyoner bakış açısıyla bu oluşuma hayat veren Senur Hanım, bizi inanılmaz derecede onore etti. Şöyle ki Mersin’i daha önce hiç görmemiştim. Bu kentin sanatsal açıdan bu kadar aktif olduğunu bilmiyordum. Sanatçıları ve halkı buluşturan bu çalıştayın Mersin’in kültür ve sanat hayatı üzerinde muazzam bir etkisi olduğuna inanıyorum. Senur Hanım, sanatçılarla birlikteydi hep. Bu çalıştayın sanatçıları halkla birleştirirken Mersin’e kültürel miras açısından da çok şey kazandırdığını düşünüyorum. Senur Hanım’a ve Denizhan Bey’e, emeği geçen herkese teşekkür ederim.