Tohumları 20 yıl önce atılan ve 2010’da kapılarını ziyarete açan Baksı Müzesi, iki yeni sergiyi sanatseverlerle buluşturuyor. “Kıraçta Heykel” sergisi Baksı tepesini heykellerle kuşatıyor. Farklı kuşaklardan dokuz sanatçının açık havaya yerleşen yapıtları bundan böyle tepeden Çoruh nehrini seyredecekler, Baksı’nın doğası ve öyküsüyle bütünleşecekler. İkinci sergi ise geçtiğimiz yıl ilk kez verilen “Anadolu Ödülleri”ne değer bulunan projeleri bir araya getirmeyi ve tanıtmayı amaçlıyor. Bu sergi, Anadolu’dan ilham alan ve ona değer katan çalışmalara topluca bir bakış olanağı sağlıyor, sivil topluma ve yerel yönetimlere yeni öneriler sunuyor.
Çağdaş müzeciliği yepyeni bir anlayışla Anadolu’nun kültür varlıkları haritasına katan Baksı, 20. yılını geride bırakırken, iki yeni sergiyi sanatseverlerin beğenisine sundu.
Kıraçta Heykel
Sanatın ve doğanın birlikteliğine övgü niteliğindeki “Kıraçta Heykel” sergisi, izleyiciyi mekânsal sınırların dışına çıkarıp doğayla buluştururken, heykellerin rehberlik ettiği şiirsel bir yolculuk vadediyor. Baksı Müzesi’nin yer aldığı kıraç sırttan Çoruh nehrini seyreden bu sanat yapıtları, içine yerleştikleri coğrafyayla yeni anlamlar kazanırken, kadim uygarlıklara ev sahipliği yapmış bu mekâna da taze bir bakış getiriyor. Baksı tepesinde ziyarete açılan açık hava sergisinde Erdal Duman, Günnur Özsoy, Hüsamettin Koçan, İbrahim Koç, Kemal Tufan, Mike Berg, Nermin Er, Osman Dinç ve Yunus Tonkuş’un yapıtları yer alıyor.
“Doğa yeni şeyler anlatacak”
“Kıraçta Heykel” sergisine dair açıklamalarda bulunan Baksı Müzesi kurucusu Prof. Hüsamettin Koçan, “İçinde bulunduğumuz koşullar ne kadar zorlayıcı olsa da bunu bir insanlık deneyimi olarak kaydedip yeni yapıtlar üretmeye devam ediyoruz. Bu kez, çocukluk anılarımda önemli bir yere sahip bir mekân, Baksı’nın 65 yıldır değişmeden kalmış kıraç tepesi yapıtlarımıza ev sahipliği yapıyor. Heykeller bu kıraç sırttan nehre doğru uzanırken yeni bir sessizlikle, Baksı’yı ziyaret edenleri hem çağırıyor hem de onları yeni bir duyum alımına davet ediyor: Soluğunu tut, doğaya bak, doğa sana sanatçıyla birlikte yeni şeyler anlatacak. Umuyorum ki bu heykeller, bu kıraçta uzun yıllar konuk olsunlar. Ve de bu kıraç, heykellerin evi olsun” diyor.
Anadolu Ödülleri
Baksı Kültür Sanat Vakfı tarafından Anadolu’nun ortak kimliğine katkıda bulunan üretimlere dikkat çekmek amacıyla hayata geçirilen Anadolu Ödülleri’nin kazananları ise Depo Müze’de gösterime sunuluyor. Ana sponsorluğunu Doğan Holding’in üstlendiği, Kurukahveci Mehmet Efendi’nin sponsor olarak katkıda bulunduğu ödül programı; “Müzecilik”, “Süreli Etkinlikler”, “Gösteri Sanatları”, “Arkeoloji” ve “Restorasyon” kategorilerinden oluşuyor. Türkiye’nin 35 ilinden 133 projenin başvurduğu yarışmada, altı proje Anadolu Ödülü’ne, iki proje de “Alana Katkı Ödülü”ne değer bulundu.
Anadolu’ya değer katan projelerin sergisi
Baksı’nın 20. yıldönümü kapsamında düzenledikleri Anadolu Ödülleri’nin daha ilk yılında büyük ilgiyle karşılanmasının, projenin geleceğine dair kendilerini daha da motive ettiğini dile getiren Koçan, ödül programı hakkında da şunları söylüyor: “Anadolu’yu eski kültürel bereketine, enerjisine ve çeşitliliğine kavuşturmak, Baksı’nın en önemli odaklarından birini oluşturuyor. Gelecekten beklentileri olan çoğulcu bir proje olarak hayata geçirdiğimiz Anadolu Ödülleri’nin, bu konuda farkındalığı artırırken, gelecekteki iyi uygulamalara da esin kaynağı olacağını düşünüyoruz. Depo Müze’de ziyarete açılan ödüllü projeler sergimizi gezmeden Baksı’dan ayrılmayın…”
Yeni sergilerin yanı sıra Şakir Gökçebağ’ın heykel ve yerleştirmelerinden oluşan “Aşina” sergisi, “Maske/Çağrışımlar” adlı grup sergisi ve kalıcı koleksiyonda yer alan yapıtlar da Baksı Müzesi’nde sanatseverleri bekliyor. Bayburt’un Bayraktar (eski adıyla Baksı) köyünde yer alan müze, pazartesi hariç her gün 10.00 – 19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.